Vesta Pet Services

Bu sitede yer alan tüm içerik Vesta Pet Services'a aittir. İçeriğin tamamı veya bir bölümü kaynak göstermek suretiyle bile kopyalanamaz.

Vesta Evcil Hayvan Eğitim Bakım Sportif Faaliyetler San ve Tic LTD ŞTİ

iletişim: +90 555 496 96 55

Ofis: Kazımdirik Mah. 367/7 Sokak No:14/1 Avcılar Effect B.109 Bornova/İZMİR

Köpek Oteli: Gökyaka Mah. Gökyaka Kümeevler Yolu Cad. No:108 Kemalpaşa/İZMİR

Vesta Veteriner Kliniği: Kazımdirik Mah. 367/7 Sokak No:14/1 Avcılar Effect B.110 Bornova/İZMİR

İzmir Köpek Eğitimi & Köpek Oteli

İzmir Köpek Eğitimi & Köpek Oteli
pozitif köpek eğitimi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
pozitif köpek eğitimi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Mayıs 2015 Perşembe

Köpeklerin İhtiyaçlar Hiyerarşisi

Eğitimle ya da psikolojiyle biraz ilgilenmiş herkes Abraham Maslow'un "İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı"nı duymuştur. İlgi alanınızın dışındaysa, kısaca özetlemek gerekebilir. Maslow, insan ihtiyaçlarını beş temel kategoride incelemiş ve her bir kategoriyi bir piramidin basamağı gibi hiyerarşik olarak sınıflandırmıştır.

Bu şekilde ortaya çıkan piramide Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi piramidi denir ve Maslow'a göre insan bir alttaki basamaktaki ihtiyaçlarını karşılamadan, bir sonraki basamağa geçemez.

Maslow her ne kadar insan psikolojisinin diğer hayvanlardan farklı olduğunu düşünmüş olsa da, bugün ihtiyaçlar hiyerarşisi kuramı, çeşitli yönleriyle insanlar için tartışılır hale gelmiş durumda. Örneğin en alt basamaktaki ihtiyaçlarını karşılayamamış işsiz ve aç bir insanın yolda bulduğu bir çanta dolusu para, onun tüm fizyolojik gereksinimlerini karşılayacak olsa da, kendisinin çantayı sahibine ilettiği bir durumda bahse konu kişi, alt basamakları es geçip 4. basamaktaki ihtiyacını karşılamaya yönelmiş gibi görünüyor ve bu da Maslow'un teorisi için bir zaaf gibi görünmekte. Oysa içgüdülerin daha saf var olduğu hayvanlarda, basamakların yerlerinin değiştiğini gözlemleyeceğimiz örnekler daha az sayıdadır. Yine de genel çerçeve olarak Maslow'un kuramı kabul gören bir kuram olarak psikoloji biliminde yerini bulmuştur.

Şimdi bizler ana konumuz olan köpeğe dönersek, kalça ekleminde bir problem olan ve eklemin hareketiyle ağrı çeken bir köpeğe "otur" komutunu öğretmeye çalışmak, hem akıntıya karşı kürek çekmek olacak hem de köpeğimizin "otur" komutu ile kalçasındaki ağrıyı bağdaştırmasına neden olacaktır. Aynı şekilde ortamdaki bir durum nedeniyle kendini güvende hissetmeyen bir köpeğin neşe içinde attığımız topu getirmesi de imkansızlaşacaktır. Dolayısıyla Maslow'un bu teorisinden faydalanırsak, köpek eğitirken yanlış adımlar atmaktan da kendimizi koruyabiliriz.

Şimdi, Maslow'un insan için belirlediği ihtiyaçlar hiyerarşisini köpeğe uyarlayacak olursak:

1. FİZYOLOJİK GEREKSİNİMLER

Bu basamaktaki ihtiyaçlar, köpeğimizin fiziksel olarak rahat bir yaşam sürmesi ve gelişmesi için ihtiyaç duyduğu gereksinimlerdir.

- Kaliteli Besin Maddeleri
- Taze ve Temiz Su
- Temiz Hava
- Uygun Hava Sıcaklığı (Yetişkinler için ortalama 20-21 C)
- Yeterli Uyku (Ortalama günde 12-18 saat)
- Uygun yuva ve yatak
- Düzenli Veteriner kontrolleri ve önleyici hekimlik hizmetleri
- Düzenli Egzersiz ve Hareketler
- Hareket Kabiliyetini Engellemeyen Yeterli Alanlar

olarak örneklendirilebilir.

2. GÜVENLİK

Bir köpeğin kendini güvende hissetmesi için gereksinimleri şu şekilde sıralayabiliriz:

- Düzenli Beslenme (Yeterli miktarlarda ve programlı beslenme, sürekli temiz ve taze su)
- Sosyal İletişim
- Irk standardına uygun bir gelişim
- Fiziksel cezalardan ve sert muamelelerden arındırılmış bir ortam
- Algılanan tehdit ve tehlikelerden korunma
- Korku, panik, savunma, agresyon gibi davranışları ortaya çıkaracak etkenlerden arındırılmış bir ortam
- Gelişim süreçleri için gerekli yetenekleri öğrenme
- Köpeklerinin vücut dilini bilen sahipler




3. SEVGİ ve AİDİYET

Köpekler sürü canlılarıdır ve kendilerinin bir topluluğa ait olmasına ihtiyaç duyarlar. Peki bir köpeğin sevgi ve aidiyet ihtiyacını karşılayacak gereksinimler nelerdir?

- Eğlenceli aktiviteler, yürüyüş ve oyunlar
- Pozitif Eğitim
- İnsanlar ve ailesiyle karşılıklı keyif verici temas, okşanma
- Öğrenilmiş sevgi ve onaylanma sözcükleri (Aferin, güzel oğlum/kızım vb)
- Karşılıklı güven ve inanç







4. SAYGI

Maslow, bu basamakta özsaygı, başkalarına saygı, güven ve başarılı hissetme gibi duyguları kategorize etmiştir. İnsanla birlikte ortak bir yaşam sürdüren köpeğinizin de kendine ve size saygısı önemlidir. Bu saygı, pozitif metotlarla öğrettiğiniz yaşam kurallarıyla sağlanabilir.

- Kritik sosyalizasyon periyotlarına uygun sosyalleştirilmiş yavru.
- Ömrü boyunca pekiştirilen ve ödüllendirilen doğru davranışlar.
- Düzenli zihinsel uyarılma, sıkıcılaşmayan bir yaşam.
- Kazanılmış başarıları ve mutlulukları beraber kutlama.
- Sürekli gelişim, öğrenme ve başarılı eğitimler.

5. KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME

Maslow, bir kişi ne olabiliyorsa onu olmalıdır demiştir. Burada, üstteki tüm gereksinimlerin karşılanması durumunda bile, kişi bireysel olarak uygun olduğu şeyi yapmıyorsa, kendini gerçekleştiremeyeceği, mutlu olamayacağı söylenmektedir. Bu insanlar için olduğu kadar, köpekler için de geçerlidir. Her köpeğin sürüde kendisine uygun bir yeri, görevi vardır. Bundan dolayı yıllardır iş köpeği sınıfındaki köpeklerin mutlaka ırklarına ve karakterlerine uygun eğitimleri alması gerektiğini savunuyoruz. Bu sayede köpek, kendini olması gerektiği yerde hissedebilir ve kendini gerçekleştirebilir.

Unutmayın ki, Maslow'a göre, alt basamaktaki ihtiyaçlar karşılanmadan, üst basamak karşılanamaz.

Uzun bir aradan sonra hepinize köpekleriyle birlikte mutlu bir yaşam dilerim.

10 Ekim 2011 Pazartesi

Pozitif Eğitim Nedir?


Bu yazımda köpek eğitimi ve köpek eğitmenleri hakkında yaygın olarak yanlış bilinen ya da istismar edilen bir konuya değineceğim: Pozitif Köpek Eğitimi. Bu yazımı okumadan önce  Köpek Eğitmeni Nasıl Bulunur? - 1 ve Köpek Eğitmeni Nasıl Bulunur? - 2 başlıklı yazılarımı da okumanızı tavsiye ediyorum.


Köpeklerde Pozitif Eğitim Nedir?

Son yıllarda dilimize girmiş ve hatta pelesenk olmuş kavramlardan biri Pozitif Köpek Eğitimi. Peki gerçekten ne olduğu hakkında; ne işe, ne kadar, nereye kadar yaradığı hakkında gerçekten bilgi sahibi insan sayısının iki elin parmaklarını geçmeyecek kadar az olduğunu söylesem size? Bu kavramın bu kadar yaygın ve olur olmaz her yerde kullanılmasının sebebi, "Pozitif" sözcüğünün köpek sahibinin gözündeki "Pozitif" etkisi elbette ;)

Bu sözcüğü duyan köpek sahibinin gözünde internetten, sağdan soldan okuyup duyduklarıyla beraber bir algı oluşuyor. "Pozitif eğitimde ödüle dayalı bir eğitim görüyor, diğer yöntemlerde köpeğimi dövecekler". Şimdi bir gerçeklik payı var bu söylemde. Aslında kendi gerçeğini yaratan bir söylem. Şöyle ki, doğru düzgün hiçbir birikime sahip olmayan insanlarca onca yıl dövülen, hırpalanan, ezilen, olur olmaz yöntemlerle cezalandırılan köpekleri hepimiz gördük, duyduk ve işittik. Bugün bile telefonda bilgi alırken "kıyamıyoruz o yüzden eğitemedik" cümlesinin alt metninde, köpeğimizi eğitmemiz için ona kıymamız gerekiyor algısı yatıyor. Şimdilerdeyse insanlar birdenbire bu saçma sapan yöntemleri kullanmayı bıraktığını söyleyince, pozitif eğitmen oluveriyor. Dolayısıyla ben bu pozitif sözcüğünü köpek eğitmeniyim diyenlerin günah çıkarma sıfatı olarak algılıyorum. Köpek eğitmeninin başına pozitif sözcüğünü getirip "Pozitif eğitmenim" dediklerinde o pozitif sözcüğü sıfat oluveriyor, mesleğin onurunu kurtarmayı değil yanlış uygulamalar nedeniyle insanların zihnindeki köpek eğitmeni algısından kendilerini sıyırmış oluyor, köpek sahiplerinin kafasına yıllardır kazınmış tüm o kötü köpek eğitmeni algısından kurtuluyorlar; bunu fark eden de bu sözcüğe sarılıyor, denize düşen misali.

İsterseniz bunu kısa bir araştırmayla siz de görebilirsiniz. Arama motorlarına "Pozitif Köpek Eğitimi Nedir" yazıp aratın. Çıkan sayfalardan 10 tanesini okumanız sizin için kâfi olacaktır. Zaten pek çoğu kopyala-yapıştır yöntemiyle oradan oraya taşınan aynı yazılar. "Pozitif Eğitim nedir?" diye aratıyoruz, sonuç olarak "Köpeğinizi dövmek çok yanlıştır, burnunu çişe sokmak pozitif eğitimde yoktur, gazete kağıdıyla poposuna vurmayız biz köpeklerin" gibi zaten eğitimle yakından uzaktan alakası olmayan uygulamalar reddediliyor. "Köpek eğitimi ne değildir?" başlıklı bir yazı yazsalar içeriği yine aynı olur. O halde pozitif eğitim metodları hakkında doğru düzgün bilgiye ulaşamıyorsunuz. En sonunda "Ödüle dayalı eğitimdir, köpeğin iyi davranışları ödüllendirilir, kötü davranışları için görmezden gelme kullanılır, kesinlikle fiziksel ceza verilmez" diye yuvarlak birkaç söz edilir. "Fiziksel ceza verilmez" cümlesiyle, yine hayvan sahibinin gönlü alınıyor aslında inceden.

Öğrenme teorileri hakkında doğru düzgün bir şey bilmeden her yerde "Ben pozitif eğitmenim" demek cesaret istiyor aslında. Ancak cehalet, cesareti beraberinde getirir ya, prim yapan bu sözün doğrusunu göstermek ya da uygulamak yerine, pastadan pay almak isteyen herkes bu yalana ortak oluyor. Yanlış anlamayın, Pozitif Eğitim yalandır demiyorum, yalan olan; pozitif eğitim hakkında bilgi sahibi olmadan pozitif eğitmen olduğunu iddia etmektir. Ha "Pozitif eğitmenim!" deyip köpeği alır almaz boğma tasmayı boynuna geçirenlerden bahsetmiyorum bile. Onlar en basitinden dolandırıcı.

Nedir peki bu pozitif eğitim? Pozitif eğitim kavramı, adını Skinner'in davranışsal kuramındaki pozitif pekiştireç'ten alır. Öğrenme teorilerinin temellerinden sayılan davranışsal kuramı anladığımızda, pozitif eğitim diye lanse edilen eğitim metodunun, Skinner'in davranışçı kuramının bir kısmının köpek davranışlarına adapte edilmesi ile ortaya konan bir yöntem olduğunu anlayabiliriz. Kuramı en kısa haliyle özetlemek gerekirse:

Pozitif Pekiştireç veya Ödül: Ödüllendirilen tepkilerin tekrarlanma eğilimi vardır.

Negatif Pekiştireç: Acı veren veya istenmeyen bir durumdan kurtulacak tepkilerin tekrarlanma eğilimi vardır.

Sonlanma veya pekiştireçsiz: Pekiştirilmeyen davranışların tekrarlanmama eğilimi vardır. İstenmeyen davranışları gözardı etmek onların sonlanacağını gösterir.

Cezalandırma: Acı veren ya da rahatsız edici bir durumla sonuçlanan davranışların tekrarlanma eğilimleri vardır. İstenmeyen bir hareketi yapan öğrenciye verilen ceza o anda hareketi sonlandırsa bile, ilerde hareket tekrarlanacaktır.

Skinner'in bu teorisinden yola çıkılıp, yine onun da öngördüğü sebeplerle cezalandırmayı ve negatif pekiştireçleri ortadan kaldırdığını iddia eden, tamamen pozitif olduğu söylenen bir eğitim metodudur pozitif eğitim. Peki ya pozitif eğitimde negatif kullanılmıyor mu? Elbette kullanılıyor, fakat Skinner'in tanımlarına göre değil :) Bu yazının bir köpek sahibi için yeterince anlaşılır olmasını istiyorum. Bu nedenle şunu söylemek durumu yeterince anlaşılır kılacaktır. Burada pekiştireçsiz olarak tanımlanmış "görmezden gelme" metodu, pozitif köpek eğitmenlerince uygulanan bir yöntem. Peki ya Skinner'in kuramının bu kadar masum olmadığını söylesem size? Çünkü bu kuram, sadece gözlemlenebilir davranışları ele almaktadır ve canlının zihinsel ve psikolojik süreçlerini göz ardı ettiği için daha sonra diğer teorisyenlerce sıkça eleştirilmiştir. Yani sizin gözünüzle görmediğiniz kısımda ne olduğu hakkında fikir sahibi değilsiniz. Örneğin bu öğretim tekniğinin canlının zeka gelişimini sınırlandırdığını iddia etmek son derece olağan.

Amacım pozitif eğitim metodlarını kötülemek ya da öcü gibi göstermek değil. Zira ödüllendirmeyi de görmezden gelmeyi de eğitimde çok sık kullanan eğitmenlerden biri de benim. Fakat aynı zamanda daha önce kazanılmış istenmeyen her davranışı Skinner'in tabiriyle negatif pekiştireç kullanmadan çözmenin bazen çok zaman alabileceğini ve her tür eğitimin bu metotla bağdaşmayacağına dikkat çekmek istiyorum. Örneğin agresif eğilimleri pekiştirile pekiştirile bu davranışları iyice kalıcı hale gelmiş bir Rottweiler hayal edin. Ağırlıklı olarak 8-10 yaş arası çocuklara saldırıyor. Görmezden gelme metodunu kullanarak acaba bu sorunu çözmek istersek sorun çözülene dek kaç çocuğu tehdit altında bırakırız? Bunu çözmek için kaç çocukla, ne kadar zaman çalışmamız gerekir? Çalışacak çocukları nereden bulacağız? Bu sadece kafanızda somutlamak için bir örnek.



Zaten pozitif köpek eğitmeni olduğunu ısrarla vurgulayan kişilerden bu gibi davranışları öğrenmiş köpeklerle ilgili destek almak istediğiniz ya da koruma gibi özel eğitim hizmetleri almak istediğinizde genellikle reddederler. Dünyada pozitif yöntemle koruma çalışan kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Çünkü bu gibi işlerin altından sadece pozitif metotlarla kalkmak sanıldığı kadar kolay değildir hatta bazılarında imkansızdır.

Sorun çözmedeki yavaşlığı ve zayıflığı nedeniyle bu köpek eğitim metodu, sorunların hiç ortaya çıkmamasını hedef alır ve köpek henüz yavruyken başlatılmalıdır. Böylece daha ekonomik ve sorunsuz bir köpeğiniz olur. Ancak şunu bilmekte fayda var, hiçbir köpek eğitim yöntemi, ezberlenecek ve her köpekte işe yarayacak %100 çalışan sihirli formül değildir. Köpek eğitimi, köpeği ve sahibi tanımayı, davranışlarının neden ve sonuçlarını anlamayı ve onlara en uygun çözümleri üretebilmeyi gerektiren bir eğitim alanıdır.

Üniversitemin girişinde koskoca bir heykel vardı, adı yükseliş heykeli olan bu heykelin altında Thomas Aquinas'ın 13. yüzyılda söylediği bir söz yazardı: "Timeo hominem unius libri." yani: "Tek kitabı olan kimseden korkarım." İşte bu yüzden tek bir düşünceye ve yönteme fanatikçe bağlanan kişilere karşı sıcak bir tavır beslemiyorum. 

Umuyorum bu yazı pozitif köpek eğitimi hakkında kopyala-yapıştır yazılardan daha faydalı olmuştur sizin için. Ben kendimi asla "sadece pozitif yöntemler kullanan bir eğitmen" olarak lanse etmedim, bundan sonra da etmeyeceğim. Eğitimlerde kullanılacak her yöntemi tek tek köpek sahiplerine anlattığım ve onların istemediği hiçbir yöntemi uygulamadığım ve onlara uygulatmadığım için bu konuda herhangi bir ticari kaygıyla hareket etmeme gerek olduğunu da düşünmüyorum.


Oktay GÜLSAÇAN
Köpek Eğitmeni
İzmir - 2011

Error 404

The page you were looking for, could not be found. You may have typed the address incorrectly or you may have used an outdated link.

Go to Homepage